İstanbul'un bir ilçe belediye başkanı iken İstanbul büyükşehir belediye başkanı olmak tüm Türkiye'nin en tanınmış adamı olmak demek. Çok konforlu, çok kıyak bir durum. Tabi herkes bu konumda olan bir ismin vatandaşın derdiyle dertlenen İstanbul'un sorunlarına çözüm üreten vatandaşın gönlünü alan, bir başkan istiyordu. Ancak öyle olmadı. Yani hak, adalet, dürüstlük naraları atan o kişi yok şimdi başkası var. Yani gerçek kimliği ile olan biri.....
Vatandaş İstanbul'u yönetecek kişinin kendine yakın birim isim olmasını beklerken başka bir durumla karşılaşınca haliyle bu insanlar öfkeleniyor, kızıp isyan ediyor. Seçim döneminde pazar pazar gezen o isim gitti, başkası yerine geldi sanki. Hani herşey güzel olacaktı?
Seçim döneminde kahraman ilan edilen İşte o başkan
İstanbul'un ve Türkiye'nin yaşadığı önemli olaylarda bir anda ortadan kayboluyor bir bakıyorsunuz tatile gitmiş.
Hani pazarcı esnafını dinleyen mütevazi takınan o isim İstanbul'a belediye başkanı olduktan sonra İstanbul'u sel vurduğunda ortadan kayboldu bı baktık tatile gitmiş.
Elazığda yaşanan 6.8 şiddetindeki depremde 41 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı Türkiyeyi sarsan olayda yine o başkan ortada yok. Vatandaş işte o başkanın tatil beldelerinde ve kayak merkezinde keyif yaptığını görünce, kendi kendine şunu demeye başladı, biz kime oy verdik maskeli dolaşan birisiymiş demeye başladılar.
Bahsettiğim isim İstanbul büyükşehir belediye başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan başkası değil. İmamoğlu tv ekrana çıkınca ben 16 milyonun seçilmiş belediye başkanıyım. Sanki o söylemese, kisimse İstanbul'un 16 milyon nüfusa sahip olduğunu bilmiyecek. İnsanın egosu ve koltuk tutkusu yüksek olunca karşısındaki kişilere kendini daha önemli kılmak için mutlaka önemli bir konuma sahip olduğunu lanse etme zorunluluğunu hisseder.
Elazığ'da yaşanan 6.8 şiddetindeki deprem sonrası tüm Türkiye Elazığ'ın yarasını sarmak için mücadele ederken, İmamoğlu yanına aldığı bir kaç CHP'Lİ isimle Elazığ'a gitti ekranlarda göründü. Kameralara poz verdi, herkes helal olsun bak İmamoğlu'da Elazığ'da demeye başladı. Aynı gün bir kaç saatliğine yol üstünden Elazığ'a uğrayan İmamoğlu meğer Erzurum Palandöken kayak merkezine kayak yapmaya giderken tüm ulusal medya Elazığ'da iken bende bir poz vereyim sonra kaymaya gideriz demiş. Tamda öyle oldu.