Rus ordusu harekete geçti! S-400'ler savaş uçaklarına karşı ateşlendi...
Dünyanın gözü kulağı Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimde. Çatışma haberlerinin geldiği sıcak noktada bir kıvılcımın savaşa dönüşmesinden korkulurken, Rus medyası ilk kez Kırım'a S-400'ün yanı sıra S-300'lerin de acilen transfer edildiğini doğruladı. Rus ordu televizyonunun ekrana getirdiği görüntüler ise, gündemin ilk sırasına yerleşti.
Binlerce asker, yüzlerce tank ve zırhlı aracı Ukrayna sınırına yığarak dünyayı dehşete düşüren Rusya lideri Vladimir Putin'in, hangi silahları çatışma alanına sevk ettiği netlik kazanıyor.
Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde Tunguska uçaksavar ve füze sisteminin sınıra götürüldüğü dikkat çekti. Ayrıca TOS-1A roketatar sistemi de yine yığınak arasında.
Rus yanlısı ayrılıkçılar çatışma hattında saldırılarını yoğunlaştırdı, son 24 saatte açılan ateşlerde bir Ukrayna askerinin öldüğü bildiriliyor. Avdiyivka bölgesinde yaralanan asker, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Ukrayna ordusunun Donbas'taki Rus yanlısı ayrılıkçılara saldırılar düzenlediğini ileri süren Rus medyası, ilk kez S-400 füze savunma sisteminin Kırım'a transfer edildiğini doğruladı.
Rusya Savunma Bakanlığı'na yakınlığıyla bilinen avia.pro internet sitesi, Rus ordusunun acil bir şekilde S-400'ün yanı sıra S-300'leri de işgal altında tutulan Kırım'a gönderdiğini yazdı.
Rus ordusunun resmi televizyonu Zvezda ise, Hazar Denizi'ne yakın bir konumdaki Ashuluk eğitim sahasında S-400'lerin savaş uçaklarına karşı test edildiğini fotoğraflarla duyurdu.
'S-400 MiG-31BM'ye karşı' başlığıyla detayları verilen haberde, gövde gösterisinde ayrıca S-300 PM2 ve Pantsir-S gibi sistemlerin de kullanıldığı resmi televizyon yayınında yer aldı.
Mart ayı sonunda ateşkesin havaya uçması ve dört Ukrayna askerinin ölmesiyle, Ukrayna-Rusya sınır hattı yeniden ateş topuna döndü. Rusya'nın devasa sevkiyatı, uluslararası medyada 'Savaşın eşiğinde' ve 'Dünya Savaşı dört hafta içinde tetiklenebilir' başlıklarıyla sunuluyor.
Moskova, bunca askeri yığınağa ve el konulan Kırım üzerinde helikopterlerin uçmasına rağmen kimseyi tehdit etmediğini savunuyor. Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, ordu birliklerinin sınıra yerleştirildiğini söyleyip ekledi:
"Rus ordusu, Rusya topraklarında gerekli görülen doğrultularda ve gerekli görülen şekilde ilerliyor. Bu, hiç kimsede en ufak endişeye yol açmamalı. Rusya, dünyanın hiçbir ülkesi için tehdit oluşturmuyor."
Ukrayna'ya Batılı müttefiklerinin sunduğu destek de artıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Rusya'nın askeri hareketliliğinden kaygı duyduklarını ve Ukrayna'nın yanında olduklarını yineledi.
Price, "Rusya’nın, Ukrayna sınırına doğru ve işgal altındaki Kırım’da birliklerini hareket ettirdiğine dair güvenilir raporlar dahil doğu Ukrayna’da son zamanlarda artan gerilim konusunda kaygılıyız. Bu taciz ve saldırganlığa karşı Ukraynalı ortaklarımızın yanındayız" dedi.
Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki de, Başkan Joe Biden’ın yakın zamanda bu konuda Rusya lideri Putin ile bir telefon görüşmesi yapmasını beklemediğini ancak diğer yetkililerin geçen hafta Ukraynalı mevkidaşları ile konuyu ele aldığını belirtti.
Psaki, "Rusya’nın Doğu Ukrayna’da gerilimi tırmandıran saldırganlığından ve provokatif faaliyetlerinden kaygılıyız. Bu konu yakından takip ettiğimiz bir şey. Şu anda Dışişleri ve Savunma Bakanları seviyesinde irtibat halindeyiz. Bu da yeterince üst düzey bir seviye" diye konuştu.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile telefon görüaşmesi gerçekleştirdi. Boris Johnson, Twitter hesabından "İngiltere'nin Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına sarsılmaz desteğini yineledim" mesajını paylaştı.
Johnson'a sürekli desteği için teşekkür eden Zelenskiy, "Ukrayna'nın yalnız olmadığını hissediyoruz. G7 ülkeleri bizi destekliyor. NATO üyelik hareket planı Ukrayna için yüksek öncelikli" ifadesini kullandı.
Rus askeri uzman Pavel Felgenhauer, sınırda muharip güçlerin yanı sıra küçük çaplı hava indirme birliklerinin de bulunduğunu söylüyor. Felgenhauer göre, Rusya Odessa ve Mykolaiv'i işgal için Normandiya benzeri bir çıkartma yapabilir.
Rus nüfus ve Rusya yanlılarının ağırlıkta olduğu Donbass bölgesinde (Donetsk ve Lugansk) tek taraflı bağımsızlık ilan edilmesinin ardından, Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna ordusu arasında çatışmalar 2014'ten bu yana devam ediyor.
Donetsk'e bağlı Şumi kasabasında 26 Mart'ta keskin nişancıların açtığı ateş sonucu dört Ukrayna askeri hayatını kaybetti, iki asker yaralandı. Bunun üzerine Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, uluslararası topluma Rusya'yı 'şiddetle kınama' çağrısı yaptı
Rusya'nın 'geniş çaplı' bir provokasyona hazırlandığını vurgulayan Ukrayna istihbaratına göre, Moskova Rus yanlısı ayrılıkçıların saldırılarına Ukrayna'nın askeri karşılık vermesini istiyor.
Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy ise, Rusya'nın askeri yığınağını bir 'kas gösterisi' olarak tanımlayıp, Moskova'nın bu yolla ateşkes müzakereleri sürecinde baskı oluşturmak istediğini dile getiriyor.
Rusya'dan gelen açıklamalar ise, açık açık Ukrayna'yı tehdit üzerine kurulu. Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, 'Ukrayna'nın provokatif eylemlerde bulunmasının ülkede iç savaşa yol açabileceği'ni söyledi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Putin kısa süre önce söylemişti ancak bu sözler bugün de geçerli; Donbas'ta yeni savaş başlatmaya çalışanlar Ukrayna'yı yıkıma uğratır" dedi.
Bölgede tansiyonun yükselmesi üzerine Washington'dan arka arkaya Ukrayna'ya destek açıklaması geldi. ABD lideri Joe Biden, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'i aradı.
Rusya'nın Donbas ve Kırım'daki 'saldırganlığı' karşısında ABD'nin Ukrayna'ya 'sarsılmaz desteğinin' süreceğini belirten Biden'a, Zelenskiy Twitter mesajıyla teşekkür etti. "Demokrasilerimizin korunması söz konusu olduğunda omuz omuza duruyoruz. Amerikan ortaklığı Ukraynalılar için çok önemli."