Nazif Cemhan ŞEN/ÇANAKKALE, (DHA)- ÇANAKKALE Savaşları'nda mevzide kahramanlık gösteren askerin hatıralarının yaşatılması ve diğer askerlere örnek olması için, isimleri siperlerde yaşatılıyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Atatürk ve Çanakkale Savaşlarını Araştırma Merkezi (AÇASAM) Müdür Yardımcısı Dr. İsmail Sabah, "Çanakkale ruhunun oluşmasında bu siperlerde savaşan ve isimleriyle bu siperleri yaşatan kahramanların büyük etkisi vardır. Çanakkale ruhu dediğimiz olay aslında tam anlamıyla buna denk gelmektedir" dedi.
Dünyanın en kanlı savaşlarından olan Çanakkale Savaşları'nın üzerinden 109 yıl geçmesine rağmen savaşlara ait izler, Tarihi Alan'da korunuyor. Çanakkale Savaşları sırasında gerçekleşen kara savaşları birçok kahramanlık hikayesini de bünyesinde barındırıyor. Bazı kahramanların hikayesi ise siper isimlerine ilham kaynağı oldu. Siperlere verilen isimlerin aynı zamanda Çanakkale ruhunu oluşturan kahramanlıklar olduğunu söyleyen ÇOMÜ AÇASAM Müdür Yardımcısı Dr. İsmail Sabah, siperlerin o dönemde yaşanan kanlı çatışmaların izlerini taşıdığını söyledi.
'KAHRAMANLIĞA SAHNE OLMUŞ İSE NUMARA YERİNE İSİM VERİLMESİ UYGUN GÖRÜLMÜŞ'
Çanakkale Cephesi'nde 18 Mart 1915 Deniz Zaferi’nin ardından kara savaşlarının başladığını hatırlatan Dr. Sabah, "Kara muharebelerinin başlamasından yaklaşık bir ay sonra yani 29 Mayıs 1915 tarihinde ise Türk Birlikleri tarafından muharebe arazisinde kazılan siperlere birliklerin sevki ve topçu ateşinin sağlıklı bir şekilde yönlendirilebilmesi için numaralar verilmesi emri gelmişti. Buna mukabil Türk siperlerine numaralar verilmeye ve bu siperlerin karşısında bulunan düşman siperlerine ise harfler verilmeye başlanmıştı. Ancak bu emrin dikkati çeken bir diğer yönü ise söz konusu numaralandırılan siperler eğer özel bir olay ya da bir kahramanlığa sahne olmuş ise numara yerine bu isimlerin verilmesi de uygun görülmüştü. Keza dönemin askeri krokilerine baktığımızda Münib Efendi Siperi, Sedat Efendi Siperi veya Mehmet Çavuş Siperi gibi isimler verildiğini görmekteyiz" dedi.
Bu siperlerden birinin de Merkeztepe üzerindeki 50 numarası verilen ama aynı zamanda bir kahramanlığa sahne olduğu için 'Sabri Efendi Siperi' ismiyle anılan siper olduğuna dikkat çeken Dr. Sabah, hikayesini ise şöyle aktardı:
"19 Mayıs taarruzunda 15'inci Alay'ın 2'nci Tabur’una bağlı 7'nci Bölük Komutanı Yüzbaşı Sabri Efendi kendisine bağlı askerlerle hücuma geçmiş ancak makina tüfek ateşleri karşısında Anzak siperlerine ulaşamamıştı. Ertesi gün bulunulan hattın tahkim edilmesi emrinin verilmesi üzerine geri çekilmeyerek, düşman siperlerine yaklaştığı noktada siper kazmaya başlamış ancak bir gün sonra istihkam erlerinin açtığı yaklaşma siperiyle bu askerlere ulaşılabilmişti. 29 Mayıs tarihinde siperlere numara verilmesi emri gelince 50 numarası alan bu sipere Yüzbaşı Sabri Efendi'nin göstermiş olduğu kahramanlık ve metanetten dolayı Sabri Efendi Siperi ismi verilmişti. Bugün muharebe sahası üzerinde sahayı ziyaret eden milyonlarca insan bu siper hatlarının yanından geçmekte ve bu siperlerin bir hatırasının olduğunu görebilmektedir."
'ÇANAKKALE RUHU BU SİPERLERDE SAVAŞAN KAHRAMANLARIN SAYESİNDE KAZANILMIŞTIR"
"Çanakkale ruhu bu siperlerde savaşan ve isimleriyle bu siperleri yaşatan kahramanların sayesinde kazanılmıştır" diyen Dr. Sabah, "Çanakkale ruhu dediğimiz olay aslında tam anlamıyla buna denk gelmektedir. Çünkü bu askerler Arıburnu için söylemek gerekirse 8 ile 400 metre arasında değişen karşılıklı siper hatlarının bulunduğu muharebe hattında aylarca mücadele etmişlerdi. Gösterdikleri dirayet ve cesaret sayesinde Çanakkale Zaferi kazanılmıştı. İsimleri 1915 yılında siperlerde yaşatılan kahramanlar bugün Türk Milleti'nin gönlünde yaşamaktadır. Aziz ruhları şad olsun" dedi. (DHA)