İSTANBUL,(DHA) - İstanbul Bahçelievler'de arsasını bir vatandaşın hibe etmesiyle yapılıp 1970 yılında ibadete açılan Yunus Emre Camii, uzun yıllar hizmet verdi. 2019 yılında bağışçının çocukları ve torunları tarafından tapu olmadığı için arsası talep edilen camiyi Bahçelievler Belediyesi, 2 buçuk milyon lira ödeyerek satın almıştı. Depreme dayanıksız olduğu için 2022 yılında yıkılan cami hem yenilendi hem de adı değişti. Belediye, bağıçşılar ve vatandaşlar tarafından yenilenen caminin yeni adı Muhammed Yılmaz Düşünüklü oldu. 52 yıllık cami adını yapımı sırasında en yüksek bağışı yapan kişiden aldı.
Yapımına 30 milyon lira harcanan 855 metrekare alana inşa edilen cami bodrum kat, zemin kat ve mahvil katından oluşuyor. İnşası 11 ayda tamamlanan cami ibadete açıldı. Açılışa, Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, Bakırköy İlçe Müftüsü Muhammed Ali Özer, AK Parti İlçe Başkanı Fatih Tuna, Saadet Partisi İlçe Başkanı Yaşar Avcı, bağışçılar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“BİZ ARACIYIZ"
Tören, caminin yapımı için 11 milyon bağışlayan Bağışçısı Muhammed Yılmaz Düşünüklü’nün oğlu Hafız Adem Düşünüklü’nün kuran tilavetiyle başladı. Törende konuşan Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, “Biz aracıyız. Camimiz yenilendi ve artık bir deprem anında bile toplanma yeri olabilecek kadar sağlam. Aslında camiler sadece 5 vakit namaz kılmak veya cumadan cumaya, bayramdan bayrama gitmek için yok. Orası aslında her türlü ihtiyacın konuşulabileceği toplanma alanlarımız. Burası bizim için, sizler için, komşularım için yenilendi. Buna vesile olan ben herkese teşekkür ediyorum. Ülkemizde parmak izi, pasaportu olmayan düzensiz göçmen istemiyoruz. Onları zaten İçişleri Bakanlığı topluyor. Bizde de Göç İdaresi Başkanlığı'nın bir aracı var. Gerektiğinde polis arkadaşlara haber veriyoruz. Düzenli göçmen olmayana ruhsat da vermiyoruz. Yani burada hassasiyetlerimiz aynı. Büyüklerimiz Almanya'ya gidip nasıl uyum sağlamışsa ülkemizdeki göçmenler de aynı şekilde uyum sağlayacak. Yoksa düzensiz olduğu anda devlet gereğini yapacak. Devletin polisi var, jandarması savcısı var, hakimi var. Vandallığa gerek yok. Bu yaşananlar FETÖ'nün, PKK'nın, SİA'nın MOSSAD’ın bir oyunu. Karıştırmak istiyorlar. Aynısını Afrin’de de yaptılar. Gerekli dersi Türk askeri, Türk polisi verdi" dedi.
